YUNUS EMRE DİVANI’NDA OKAZYONELLİĞİN OLGUSAL TEZAHÜRÜNÜN TARİHİ-KARŞILAŞTIRMALI SUNUMU («Karaman» nüshası bağlamında)

ZEITSCHRIFT FÜR DIE WELT DER TÜRKEN

  • Makale Bilgileri


    Makale Başlık YUNUS EMRE DİVANI’NDA OKAZYONELLİĞİN OLGUSAL TEZAHÜRÜNÜN TARİHİ-KARŞILAŞTIRMALI SUNUMU («Karaman» nüshası bağlamında)
    Makale Başlık İngilizce HİSTORİCAL-COMPARATİVE PRESENTATİON OF THE FACTUAL MANİFESTATİON OF OCCASİONALİTY İN YUNUS EMRE’S “DİVAN” (in the based of the «Karaman» copy)
    Cilt / Sayı Cilt: 14 / Sayı: 1
    Yazar Gızılgül Abdullayeva
    Makale Dili Türkçe
    DOI 10.46291/ZfWT/140106
  • Özet Türkçe


    Dünya arenasında hizmetleriyle öne çıkan birçok şahsiyet vardır. Farklı yaratıcı yönlere sahip olan bu kişilerin birçoğu da söz ustadıdır. Hizmetlerinin gelecek nesillere bıraktıkları edebi ve sanatsal dil örnekleriyle bitmediği de bir gerçektir. Daha da önemlisi, eşsiz eserleriyle dilimizin o dönemdeki fonetik, sözlüksel, morfolojik ve sözdizimsel manzarası hakkında da bizlere bilgi aktarmaktadırlar. Bütün bunlar sessiz bir dille geçmişe dönüşle öğrenilir ve gelecek nesillere aktarılır. Araştırmacının gözünden kaçmayan sanatsal örnekler tüm dil düzeylerini kapsasa da, bu dil düzeyleri arasında tarihsel sözlükbilim özellikle ilgi çekicidir. Sonuç olarak o dönem Türkçenin söz varlığının zenginleşme yolları hakkında yakından ve kapsamlı bilgi sahibi oluyoruz. Bu söz sanatı ustalarından biri de 13. yüzyıl şairi, döneminin önde gelen düşünürü Yunus Emre’dir. Yunus Emre’nin kelime dünyasının incelenmesi, genel olarak 13. yüzyıl Türkçenin tarihsel ve sözlüksel tablosunu ortaya koymaktadır. Döneminin bir tasavvuf şairidir. Tasavvuf felsefesinin önde gelen temsilcilerinden olduğu için Yunus Emre, kelimeyi sadece sahip olduğu etimon anlamıyla iletişime katmakla kalmaz, aynı zamanda kelimeye sonradan kazandırdığı yeni sözcük anlamı tanımlandırarak da sunar. Şair bu şekilde dilin söz varlığını zenginleşmesinde kendi beceri ve çabalarını esirgemediğini “ispatlar”. Yeni bir kelime hazinesinin oluşmasında elbette dil ve düşüncenin yakın bağlantısı sağlam bir temel rolünü oynamaktadır. Bütün bunlar, şairin sanatsal mirasının izlenimi zamanı sözcüğe olgusal olarak yaslanma sayesinde mümkündür. Bu zenginleşmede leksik-semantik kelime grupları başta olmak üzere, özellikle eş anlamlılık boyutunda yer alan kelimelerin, bir birine zıt kavramları ifade eden sözcüklerin ve yazım paralelliği yaşayan fakat anlambilimsel olarak diferensiyalleşen sözcüksel dil örneklerinin özel bir ağırlık sergilediği araştırma sonucu olarak belirlenmiştir. Özellikle ilgi çekici olan, Yunus Emre’nin eserlerinin dilinde kaydedilmiş sözcük birimlerinin bilimsel analizi, sesteş kelimeler aracılığıyla dilin söz varlığının zenginleştiğinin olgusal bir sunumunu ve doğrulanmasını sağlar.

  • Özet İngilizce


    There are many personalities who stand out with their services in the world arena. Many of these people, who have different creative aspects, are also masters of words. It is also a fact that their services do not end with the literary and artistic language examples they leave to future generations. More importantly, with their unique works, they inform us about the phonetic, lexical, morphological and syntactic landscape of our language at that time. All this is learned in a silent language by going back to the past and passed on to future generations. Although artistic examples that do not go unnoticed by the researcher cover all language levels, historical lexicography is particularly interesting among these language levels. As a result, we have close and comprehensive information about the ways of enriching the vocabulary of Turkish at that time. One of such artists is the 13th century poet, prominent thinker of his time Yunus Emre. The study of Yunus Emre\'s vocabulary generally reveals the historical and lexical picture of the 13th century Turkish language. He is a Sufi poet of his time. As one of the leading representatives of the philosophy of Sufism, Yunus Emre not only brings the word into communication with its etymonic meaning, but also presents it by defining the new meaning of the word that he later brought to the word. In this way, the poet “proves” that he did not spare his skills and efforts to enrich the vocabulary of the language. Of course, the close connection between language and thought plays a solid role in the creation of a new vocabulary. All this is possible due to the factual reliance on the word while following the poet\'s creative heritage. In this enrichment, it has been determined as a result of the research that especially the lexical-semantic word groups, especially the words in the synonymy dimension, the words expressing the opposite concepts and the lexical language examples that have spelling parallels but are semantically differentiated exhibit a special weight. Particularly interesting is the scientific analysis of the lexical units recorded in the language of Yunus Emre’s works, providing a factual presentation and confirmation of the enrichment of the language’s vocabulary through homonyms.

  • -->

    Makale Dosyası